TÜKETİCİYİ ANLAMAYI ANLAMAK

TÜKETİCİYİ ANLAMAYI ANLAMAK

AMAÇ
Günümüzde herkes “tüketiciyi” konuşuyor. En büyük hedefimiz onu anlamak. Trendleri “ıskalamaktan” çok korkuyoruz. Bu bağlamda, önce tüketiciyi ve bulunduğu makro ve mikro çevreyi anlamak gerektiğini düşünüyoruz.

Yani ilk işimiz tüketiciyi anlamayı anlamak olmalı. 

Bunun için, tüketim kavramının tarihsel dönüşümünden tutun ülkemizin son 50 yılda geçirdiği büyük dönüşümün etkisine kadar geniş bir perspektiften bakabilmemiz gerekir. Ancak bu noktadan sonra tüketicinin zihninde ve bilinçaltında cereyan eden mikro akımları anlamlandırmak mümkün olabilir.

Bu eğitim tüketiciye değil insana ışık tutmayı hedefliyor.

Kısa ve uzun vadeli toplumsal dönüşümler çerçevesinde tüketici ve tüketim kavramlarının değişimini özetliyor. 

Ayrıca birçok araştırma sonucunda oluşan hipotezlerimizi de dinleyicinin beğenisine sunuyor.

Bu eğitimin hedef kitlesi temsil ettikleri markalar veya kurumlar adına karar veren, günlük iş akışlarında pazar araştırma verilerini sıkça kullanan ilgili departmanların çalışanlarıdır. 

İÇERİK
Tarihsel olarak tüketim kavramı nasıl değişti? Binlerce yıldır devam eden mega trendler (milenyal trendler) nelerdir? İnsanlık tarihini incelediğimizde, tüketim kavramının gelişimi açısından hangi evrensel kuralları görüyoruz?

Kültürel yapılar, insan davranışını ve kararlarını nasıl şekillendiriyor?

Türkiye’nin son 50 yılda geçirdiği dönüşümün, tüketim olgusunu anlamlandırmamıza nasıl bir etkisi oldu? Mevcut durumda ülkemizde tüketicileri 2020’lerde nasıl bir çerçeve bekliyor?

Tüketiciler hakkında doğru bildiğimiz yanlışlar, klişeler nelerdir? Aslında tüketici ne istemiyor?

Tüketicinin bilinçaltına indiğimizde bizi neler bekliyor? Hangi arzular ve travmalar tüketim davranışlarını şekillendiriyor?